1960lardaki yurtdışına çalışmaya giden insanlarla 2000lerde çalışmaya giden insanlar arasında çok temel bir fark var. 1960larda insanlar Türkiye'de iş bulamadıkları için yurtdışına çalışmaya gittiler. 2000lerde gidenlerse Türkiye'de işleri olan insanlar. Türkiye'den ayrılma nedenleri iş bulamamaları yada daha iyi para değil. Ve şunu söyleyebilirim ki daha iyi para kazanmıyorlar. Yada alım güçleri artmıyor yurtdışında çalıştıkları zaman.
Asgari ücretin Türkiye'de (1704 TL) çok az olması ve Almanya'da daha iyi olması (1080 euro) beyaz yakalılar için de benzer bir durumun olduğu illüzyonunu yaratıyor. Türkiye'de 5000 TL kazanan bir beyaz yakalının Avrupa'nın herhangi bir ülkesinde 5000 euro kazanacağını düşünüyoruz. Oysa gelişmiş ülkelerdeki gelir adaletsizliği Türkiye'deki kadar şiddetli olmadığı için, gelişmiş bir ülkede ortalama bir beyaz yakalı asgari ücretlinin 4-5 katı maaşı kazanamaz. Kısacası Türkiye'deki alımgücüne eşdeğer bir şeyler kazanır. Türkiyede 5000TL kazanıyorsa gittiği yerde 15000TL eşdeğeri para kazanır ama herşeye de 3 katı para öder, aynı hesaba gelir sonuç olarak.
Peki neden yurtdışında yaşamaya gidiyoruz?
- Daha güvenli bir hayat. Yolda, evde daha güvenle yaşayabilmek için.
- Daha iyi eğitim hizmetleri.
- Daha iyi sağlık hizmetleri.
- Daha fazla sosyal haklar.
Yurtdışına gitmeyi düşünen ve bana tavsiye için ulaşan kişilerin cümleleri genelde şu şekilde oluyor "Türkiye'de ekonomik durumumuz iyi, yurtdışında bu ekonomik durumu yakalayabilir miyiz". Tahmin edilenin aksine bu insanlar daha iyi para kazanmak için değil, benzer bir ekonomik seviye sağlandığı sürece memnunlar.
Hatta ev alabilmeniz için 25 yıl kredi ödemeniz gerekiyor. Yada ömür boyu maaşınızın ciddi bir kısmını kiraya vermeniz gerekiyor. Oysa kalifiye bir beyaz yakalı için Türkiye'de kendi evini alabilmek çok daha kolay. Zaten o kadar kalifiye değilseniz, yurtdışında iş bulamazsınız. Öncelikle kendi ülkenizde iyi kazanacak kadar iyi olmalısınız ki, sizi başka ülkeden firmalar işe almak istesin.
Ayrıca dostlarınızdan, ailenizden ayrı kalıyorsunuz. En uyum sağladığını iddia edenler bile sürekli Türklerle buluşuyor :) Paskalya'yı siz kutlamıyorsunuz, Kurban Bayramını da gittiğiniz yerdekiler kutlamıyor. Arafta kalıyorsunuz. Daha güvenli bir hayatın bedeli bunlar. Bu bedeli vermek isteyeni de istemeyeni anlamak gerekiyor. Almanya'da 5-6 hafta yıllık izin var. Genelde türkler izinlerinin büyük bir kısmını Türkiye'de geçiriyor. Özlem gidermeye gidiyor izinlerin çoğu.